Category: Verimlilik
Web Timer
Nihayet Firefox’taki Interest Dashboard özelliğinin bir benzerini Chrome’da da buldum. Web Timer adlı eklenti hangi sitede ne kadar vakit geçirdiğinizi ölçüyor ve bunu grafik olarak gösteriyor.
Web Timer her 3 saniyede bir hangi sekmede aktif olduğunuzu ölçüyor ve gününüzü hangi sitelerde harcadığınızı ortaya koyuyor. Eğer 30 saniyeden fazla hareketsiz olursanız saat işlemiyor.
Web Timer eklentisinde o günkü performansınızı, günlük ortalamalarınızı ve tüm geçmişinizin istatistiklerini görebiliyorsunuz. İstediğiniz siteleri de takip listesinden çıkabiliyorsunuz.
Ayrıca herhangi bir sitedeyken o sitede ne kadar vakit geçirdiğinizi canlı olarak görebiliyorsunuz. Örneğin ben eklentiyi kurup bu yazıyı yazana kadar blogumda 9 dakika geçirmişim.
Gayet basit ve faydalı bir uygulama. Denemek isterseniz Web Timer eklenti sayfasına buyrun.
Timeneye: Hangi İşe Ne Kadar Vakit Ayırıyorsunuz?
Bu soruya gerçekten kaç kişi net yanıt verebilir (ben veremiyorum) bilmiyorum ama Timeneye.com tam da bu soruyu yanıtlamanıza yarayan bir araç. Projelerinizi veya işlerini giriyorsunuz ve kronometreyi başlatıyorsunuz. İşiniz bittiğinde de saati durdurup o işe ne kadar vakit ayırdığınızı görebiliyorsunuz.
Pomodoro yerine sürekli olarak Timeneye saatini çalıştırırsanız, gün sonunda hangi işe ne kadar vakit ayırdığınızı görebiliyorsunuz.
Bence bu zaman yönetimi açısından oldukça faydalı bir araç. Üstelik Timeneye’ı Asana, Basecamp, Trello, Wunderlist gibi araçlara entegre edebiliyor ve Chrome uygulamasıyla hemen harekete geçebiliyorsunuz.
Timeneye daha önce bahsettiğim Focuslist Mac uygulaması gibi bir şey. Timeneye’ın iOS/Android uygulamaları da var ve gördüğüm kadarıyla web tarafındaki zenginliğiyle benzer uygulamalardan daha iyi. Üstelik tek kişilik kullanımda ücret istemiyor.
Şimdi Timeneye saatini durdurup bu yazıya ne kadar vakit harcadığıma* bakacağım.
İşte sonuç:
*Yazının son hali için daha fazla vakit harcadım.
Escape: Dikkat Dağıtan Siteleri Terkedin
Firefox kullanırken çok güzel bir eklentiyle girdiğim siteleri pekala takip ediyordum. Chrome’a geçince bu işi bırakmış oldum. Fakat konuya farklı bir yönden yaklaşan Escape (Mac) uygulamasını indirdim ve yeniden dikkat dağıtan sosyal ağlara ne kadar vakit ayırdığımı ölçmeye başladım.
Escape’in yaptığı iş son derece basit; Twitter, Facebook, Instagram gibi kendi belirlediği bazı sitelere kaç kez giriş yaptığınızı ve bu sitelerde ne kadar vakit geçirdiğinizi gösteriyor. Zaman kontrolünü ise size bırakıyor.
Ücretsiz olarak Escape’i indirince (henüz Windows uygulaması yok) aynı ekibin Focuslist diye bir uygulaması daha olduğunu öğrendim. Focuslist, Pomodoro tekniğiyle işlerinizi, gününüzü programlamanızı sağlıyor. Focuslist’in Mac, iPhone, Apple Watch uygulamaları var ama bedava değil, fiyatı 5 dolar. Henüz almadım ama sanırım yakında alacağım. 5 doların zaman tasarrufu karşısında ne önemi var?* 🙂
*Orjinal replik Eşkiya’dan: Hayatın sevda karşısında ne önemi var?
Forest App: Pomodoro Tekniği ile Orman Kurmak
2015’in başında pomodoro tekniği (25 dakika iş, 5 dakika ara) ile çalışma disiplini oluşturma hedefi koymuştum. Masaüstünde ve telefonda farklı uygulamalar denedim. Kimileri verimli oldu ama süreklilik sağlayamadım. Şunu farkettim ki her çalışma başlangıcında pomodoro sayacını başlatmak bile bir disiplin istiyor.
Gel gelelim daha önce keşfettiğim Forest adlı uygulamayı yeniden aktif olarak kullanmaya karar verdim. Çünkü sayacı çalıştırmak için teşvik edici güzel bir özelliği var; sanal da olsa bir orman kurmanızı sağlıyor.
Forest nasıl çalışıyor?
Forest, hem akıllı telefonunuzda hem de tarayıcınızda detoks amaçlı kullanabileceğiniz bir uygulama. Çalışma sürenizi belirliyor (pomodoro için 25 dk) ve sayacı başlatıyorsunuz. Eğer bu süre boyunca engellediğiniz sitelere ve uygulamalara girmezseniz bir ağaç dikmiş oluyorsunuz. Her 30 dakikalık çalışma süresinde 1 ağaç yetişiyor ve bu şekilde ilerledikçe ağaçlarınız bir ormana dönüşüyor.
Forest’ın Android, iOS, Windows Mobile uygulamalarının yanında Firefox ve Chrome eklentileri var. Fakat tarayıcı eklentisinde (şu anda Chrome kullanıyorum) diktiğiniz ormanınızı göremiyorsunuz. Bunun için mobil uygulamaya bakmanız gerekiyor. Zaten mobil uygulama ile tarayıcınızın senkron çalışması için ücretli uygulamaya geçiş yapmanız lazım. Android uygulaması sadece 2 lira 69 kuruş. iOS uygulaması ise maalesef 2 dolar.
Mobil uygulama üzerinde diğer kullanıcıların sıralamasını da görebiliyorsunuz. Ayrıca çalışarak biriktirdiğiniz paralarla farklı ağaçları da alıp ormanınızı çeşitlendirebiliyorsunuz.
Geçenlerde bahsettiğim Go Fucking Work eklentisini kaldırdım ve Forest uygulamasına odaklanmaya karar verdim. Bu yazıyı yazarken bir ağaç dikme şansını da kaçırdığımı farkettim ama olsun. Yarın bu hatayı telafi ederim. 😉
Bookling: Okuduğunuz Kitapları Takip Edin
Bookling, daha önce bahsettiğim alışkanlık geliştirme uygulamalarına yeni bir örnek. Adından da anlaşılacağı üzere sadece okuduğunuz kitapları takip etmenizi sağlıyor. Ama asıl amacı elbette sadece hangi sayfada kaldığınızı göstermek değil, harekete geçmenizi sağlamak. Bunun için günlük hatırlatmalar kurabiliyor, yıllık okuma hedefinizi belirleyip, okudukça yeni rozetler/ünvanlar kazanabiliyorsunuz.
Şu anda 7 Weeks uygulamasıyla ‘bugün kitap okudum/okumadım’ şeklinde bir takip yaptığımı da eklemeden geçmeyeyim. Ama elbette Bookling’e göre çok zayıf bir yöntem.
Şahsen Bookling’i çok sevdim ama şimdilik sadece iOS uygulaması (0,99$) var. Eğer siz de Android uygulaması için e-posta adresinizi bırakırsanız muradımıza daha hızlı erebiliriz.
*Google Play’de Bookling benzeri bir uygulama aradım ama göremedim. Biliyorsanız paylaşmanızı beklerim.
Yazı Yazma Araçları 1: Papier
Her gün bilgisayarda yazı yazdığım için sadece bu amaca hizmet eden masaüstü uygulamaları veya tarayıcı eklentileri ilgimi çekiyor. Yeni rastladığım Papier adlı Chrome eklentisini de bunlardan biri.
Papier, yeni sekme açmak istediğinizde (cmd+t) karşınıza çıkan, dolayısıyla hızlı bir şekilde not almanızı sağlayan bir araç. Ancak bir kaç basit özelliği ile günlük görev listenizden, blog yazılarınıza kadar farklı sebeplerle kullanabilirsiniz.
Kalın, eğik, altı ve üstü çizili yazı formatları ile günlük işlerinizi Papier’de sıralamanız mümkün. Mat siyah (gündüz) ve beyaz (gece) arka fon seçeneği ile tam ekran yazı yazma modu ise uzun yazılara odaklanmayı mümkün kılıyor.
Ekranın sol alt köşesinde klavye kısayollarını, sağ alt köşesinde ise karakter sayısını görebiliyorsunuz. (Mac’te ‘kntrl+cmd+space’ üçlüsü ile emojileri kullanmanız da mümkün.)
Maalesef şimdilik yazı karakteri tipi ve boyutu seçmek mümkün değil. Fakat bana bu yazıyı yazmamda yardımcı olduğu için, en azından bir süre daha kullanabilirim.
Merak edenler için gün içinde kullandığım yazı yazma aracının write-box.appspot.com olduğunu da eklemiş olayım. Aşağıdaki videoda Papier’ın nasıl kullanıldığını görebilirsiniz.
Aptal Olma, İşini Yap!
Epey bir dönem yukarıdaki duvar kağıdını kullandım bilgisayarımda. Bir dönem telefonumda ve Twitter arkaplanımda da kullandım (resme bilhassa bakmayanlar mesajı göremiyordu). Bu minvalde bir tarayıcı eklentisi görünce de yeniden hatırladım ve paylaşmak istedim.
Chrome eklentisi Go Fucking Work, boşa vakit kaybetmenizin önüne geçmek için istediğiniz siteleri erişime kapatıyor.Engellediğiniz sitelere girdiğinizde de sizi gofuckingwork.com’a yönlendirerek;
‘Lanet olası(!) işini yap. Şimdi!’
‘Yakında öleceksin, Çalış!’
gibi argo/agresif/aşağılayıcı sözlerle karşılıyor. Maalesef direkt küfrettiği bile oluyor. 🙂
GFW, varsayılan olarak siteleri engelliyor ve siz kaç dakika boyunca erişim istediğinizi belirliyorsunuz. Yani 5 dakika boyunca sosyal ağlarda vakit geçirmek için izin istiyorsunuz. Diğer durumlarda bu siteler tamamen eirşinize kapatılıyor.
Pomodoro tekniğine uygun 25 dakikalık bir aralık ve sadece belli sitelere girebilme özelliği (whitelist) yok ama yine işe yarayacak bir eklenti olduğunu söyleyebilirim. Firefox’a ara verdikten sonra süre ayarlı bir engelleyici eklenti kuramamıştım. Bununla bu açığı da kapatmış oldum. Elbette olumlu/motive edici mesajlar daha iyi olacaktır ama bazen de insanın acı gerçekleri duyması gerekiyor. Hazırsanız buyrun siz de başlayın. 🙂